20 Mart 2015 Cuma

Buğday Salatası



Malzemeler
200 gr beyaz peynir
1 su bardağı buğday
1 su bardağı ceviz
1 su bardağı zeytinyağı
1 su bardağı nar
1 demet kuzu kulağı
1 demet semizotu
½ demet maydanoz
½ demet dereotu
½ demet taze nane
1 tutam fesleğen
5 dal taze soğan
2 yemek kaşığı nar ekşisi
1 yemek kaşığı sirke
1 adet limon

Yapılışı
1 su bardağı buğday haşlanıp süzülür ve soğumaya bırakılıp,Tüm yeşillikler ince ince kıyılıp derin bir kapta birleştirilir. Soğuyan buğday yeşiliklere eklenip, 1 su bardağı zeytinyağı ve 1 su bardağı nar ilave edilip, arzuya göre tuz atılıp salata harmanlanır. Sosu için; 2 yemek kaşığ nar ekşisi, 1 yemek kaşığı sirke 1 limon suyu karıştırılır. Salata servis tabağına ters çevrilip,beyaz peynir cevizle karıştırılıp salatanın etrafına yerleştirilip, Üstüne sos dökülür.

Kaynak: yemekkulturu.com

Zerdeçallı Soğanlı Mantarlı Yeşil Mercimek





10 tane doğranmış kültür mantarı
İki orta boy kuru soğan 
Zeytinyağı
1 yemek kaşığı ev salçası
1.5 su bardağı dolusu yeşil mercimek ( biraz haşlanacak hafif diri alacak )
1 ufak çay bardağı bulgur
Tereyağı
Zerdeçal, karabiber, kaya tuzu

YAPILIŞI
Tencereye zeytinyağı mantar ve soğanlar alınır. Kısık ateşte sotelenir. Salça ilave edilip tekrar karıştırılır. Hafif diri pişirilmiş mercimek ve bulgura, üstünü örtecek kadar sıcak su ilave edilip kapak kapatılır. Altı kısılır pişip suyunu çekmesine yakın tuz, zerdeçal ve karabiber ilave edilir. Suyunu tam çekip pişince kapatılır. Dinlendirildikten sonra servis edilir.


Kaynak: Facebook Karatay Lezzetleri

Zeytinyağlı Bakla


Malzeme
1 kg taze bakla
1 çay bardağı zeytinyağı
2 adet kuru soğan
1 çay bardağı sıcak su
1 limonun suyu
1 demet dereotu
Kristal kayatuzu
2 kâse yoğurt
1-2 diş sarımsak (arzuya göre)
Hazırlama
1.Baklaları bol suyla yıkayın, uçlarını ayıklayın ve elle ikiye kırarak tencereye koyun.
Soğanları soyun ve küçük küp şeklinde doğrayıp baklaların üzerine ilave edin.
Zeytinyağını ve suyu da ekleyip kısık ateşte pişirin (baklalar yumuşayıncaya
kadar). Bu arada dereotunu yıkayıp ince ince doğrayın.
2.Tencereyi ateşten alınca limon suyu ve tuz ilave edip karıştırın. Daha sonra baklaları
servis tabağına alıp üzerine ince kıyılmış dereotunu serpin. Sarımsakları
soyun, havanda ezin, bir kâse yoğurda karıştırın. Arzuya göre sarımsaklı veya
sarımsaksız yoğurtla servis edin.
Not:
Taze baklaları az su ile haşlayıp, sirke, zeytinyağı ve dereotu ilave ederek haşlama salatasını da
yapabilirsiniz.

Yoğurt Mayalama



Malzemeler: 

1 kg süt

1 yemek kaşığı ev yoğurdu (tepeleme)

Cam kase veya toprak çömlek

Büyük bir sofra bezi (pamuklu)

Hazırlanışı: 

1. Sütü bir tencereye koyun ve güzelce kaynatın.

2. Daha sonra ateşi söndürün ve sütün hafif soğumasını bekleyin. Sütün sıcaklığı serçe parmağının dayanma derecesine geldiği zaman cam bir kase veya toprak bir çömleğe boşaltın ve içine bir yemek kaşığı yoğurdu koyup tahta bir kaşık yardımıyla süte karıştırın. üzerine cam veya porselen bir kapak kapatın. Kalın bir bez örtüye sarıp, oda sıcaklığında 6-8 saat kadar bekletin. Daha sonra mayalanan yoğurdu buzdolabına koyun ve arzu ettiğiniz zaman servis edin.

Not:

Açık süt, mandıralardan veya günlük taze süt satan şarküterilerden alınabilir. Eğer bulunamazsa günlük pastörize süt (cam şişede) kullanılabilir.

Mayalamak için ev yoğurdunuz yoksa bir kereye mahsus çömlekte satılan yoğurtlardan kullanabilirsiniz. Daha sonra evde mayaladığınız yoğurttan, bir sonraki yoğurdunuzu mayalayabilmek için mutlaka 'mayalık yoğurt' ayırın.

Eğer 'tereyağı' tarifinde vereceğimiz yağı, yoğurt kaymağı ile yapmak isterseniz, yoğurdu tüketmeden önce üzerindeki kaymağını kapaklı bir kavanozun içine koyup buzdolabında muhafaza edin.

Yoğurt, Karatay Mutfağı'nın olmazsa olmazlarındandır. önemli bir probiyotik gıdadır, sindirim enzimlerinin düzenli çalışması ve bağırsaklardaki faydalı mikropların üremesi adına çok etkilidir. Yani buzdolabınızdan eksik olmamalıdır.

Anadolu'da bazı yörelerde yoğurt mayalarken mayalık yoğurt, sütün içine karıştırılmadan usulca bırakılır.

Kaynak: diyetyapmak.blogspot.com.

Faydalı Bilgiler
























Kaynak: Karatay Beslenmesini Öğrenmek İsteyenler Sayfası /Gülden Gökşen

Karatay Beslenmesinde Meyve




Mevsiminde doğal olarak (hormonsuz, kimyasal ilaçsız, GDO’suz) yetişmiş ve sağlıklı ortamda, kimyasal koruyucu maddeler sıkılmadan (mumlanıp parlatılmadan) saklanıp satışa sunulan tüm meyveler sağlıklıdır. Meyvelerin içerdiği şeker oranı, glisemik endeksini belirler. Bu nedenle meyvelerin tüketim miktarları, zamanları ve şekilleri onları vücudumuz için sağlıklı veya sağlıksız hale getirebilir. Örneğin gün boyunca başka tatlı ve şekerli bir yiyecek yememek koşuluyla sonbahar ve kış aylarında sabah kahvaltısında yenecek bir adet yerli muz, glisemik endeksi yüksek olmasına rağmen verdiği enerji gün içinde yakılabileceği için sağlıklıdır. Ancak aynı muz, akşam yemeğinden sonra tok karnına yenirse ve ardından yatılırsa, gece enerjisi fazla gelip yağ olarak depolanacağı için sağlıksızdır.


Günde bir adet meyve (düşük glisemik indeksli) bütün olarak yenilebilir. Örneğin, kış aylarında portakal, mandalina, nar veya elma olabilir. Yaz aylarında, çilek (şeker ekilmeden), kiraz, böğürtlen veya ahududu günde 100-200 gr kadar yenebilir. Ayrıca zeytin, yeryüzünde bulunan en sağlıklı meyvelerden biridir. Glisemik indeksi sıfırdır. Her sabah kahvaltıda 10-15 adet zeytin rahat rahat yenebilir. Domates, salatalık ve biberler de (sebze grubunda olmalarına rağmen) o bitkilerin meyveleridir. Ceviz, fındık, fıstık, badem de kendi ağaçlarının meyveleridir ve bunların da glisemik indeksleri sıfırdır. Bu saydıklarımızı meyve olarak bilip tüketirsek, 24 saat içinde ne kadar çok ve sağlıklı meyve yediğimiz ortaya çıkacaktır. Ancak, glisemik indeksi çok yüksek olduğu için kavun, karpuz, dut, üzüm ve taze incir (Gİ = 80-100) maalesef yenmemelidir. Haziran ve temmuz aylarında, hastalarımızın kan yağlarındaki ‘trigliserid’ oranı bu nedenle yükselmektedir (her türlü şekerli meyve yani früktoz, meyve suyu ve tüm şekerli içecekler kan yağlarımızı aşırı olarak yükseltir, unutmayalım!)
- Meyve sularında, karpuz ve kavunda bulunan meyve şekeri ‘früktoz’ hemen kan ve depo yağı olan trigliseride dönüşür ve yağ olarak karaciğere ve depolara gönderilir. Karaciğer ve göbek yağlanmaya başlar, bacak kaslarında ve karaciğerde trigliseridler yağ olarak depo edilir. Kanda trigliseridlerin aşırı yüksek olmasının nedeni, meyveler, meyve suları, şekerli içecekler, tatlılar, pirinç pilavı, baklava börek ve fazla tüketilen çay şekerleridir. Meyve şekeri olan früktoz, karaciğer için glikozdan yedi kere daha fazla toksiktir. Tatlılarda ve çayda kullandığımız toz şeker ise, 1 molekül früktoz+1 molekül glikozdan meydana gelir.

Kaynak: canankaratay.com

Yapay Tatlandırıcılar Zehirliyor


Aspartam ve sakarin içermez diye pazarlanan, sükraloz bazlı tatlandırıcılar, sofra şekerinden 600 kat daha tatlıdır. 200 gram kadar tatlandırıcı, 96 kalori ve 32 gram şeker içermektedir. Bunlar obezlere, diyabetli hastalara ve kilo vermek isteyenlere öneriliyor. Oysa hastalar zararlı birçok kimyasal maddeyi tükettiklerinin farkında bile değiller. Bu hastalar, yapay tatlandırıcılarla zehirlendiklerinin farkına varmalılar. Kilo problemi olmayanlar ya da ensülin direncini kırmayı başarmış olanlar, eğer çok istiyorlarsa Konya yöresine ait olan etli ekmek (kaşar peynirsiz olarak) ya da lahmacun gibi yiyecekleri rahatlıkla tüketebilirler. Etli ekmek ve lahmacunun ekmeği mayasız ve son derece incedir. Ayrıca bol soğan, limon, maydanoz ve ayranla tüketildiği zaman gayet dengeli ve sağlıklı bir gıdadır.

Kaynak: www.canankaratay.com