16 Ocak 2017 Pazartesi

Kuru Patlıcan Yemeği



Malzemeler:
4-5 tane yazdan kurutulmuş patlıcan
1 Soğan
2 diş sarımsak
Domates Sos
Kırmızı ve yeşil biber
Zeytinyağı
Tuz
Karabiber


Yapılışı
Patlıcanları yumuşayıncaya kadar haşlayın.
Başka bir tencereye zeytinyağı koyun. Soğan, sarımsak, domates sos, doğranmış kırmızı ve yeşil biber, tuz ve karabiber ekleyin. Biraz sıcak su koyun ve pişirin.
Tercihe göre sarımsaklı yoğurtla servis edin.

15 Ocak 2017 Pazar

Pastırmalı Lor Topları




Malzemeler

Pastırma
Lor
Kaşar
Dilediginiz yumusak bir peynir
Zeytinyagi
Tuz
Karabiber
Pul biber
Maydanoz
Dereotu
Cok ince dogranmis kirmizi ve yesil taze biber (Biberleri yazın yaptığınızda ekleyin.)
Çörekotu

Yapılışı
Pastirma, kaşar, peynir ve yeşillikleri incecik dograyin. Malzemelerin hepsini karistirin. Biraz yogurun. Elinizde yuvarlayin. Servis tabagina alin. Afiyet olsun.

(Orijinal tarifte pastırma yok. Pastırmasız da gayet lezzetli oluyor. )


12 Ocak 2017 Perşembe

Karnıbahar Pizzası (Unsuz)


Malzemeler
1 küçük boy karnıbahar
2 yumurta
1,5 su bardağı lor peyniri (Ayrıca istediğiniz başka bir peyniri de ufalayarak ekleyebilirsiniz.)
Tuz
Karabiber
Bir yemek kaşığı zeytinyağı

Üzeri için
Domates sosu
1 tatlı kaşığı biber salçası
Eski kaşar
Sucuk
(Dilediğiniz pizza malzemesini ekleyebilirsiniz)

Yapılışı
Karnıbaharı çiçeklerine ayırıp rondodan geçirin. Yumurta, lor,  zeytinyağı, karabiber ve dilediğiniz baharatı ekleyin. Pizza hamurunu yağladığınız kalıba alın. 180 derece fırında üzeri kızarıncaya kadar pişirin.
Bir tarafta  domates sosuna biraz biber salçası ekleyip karıştırın. Pizza hamurunun üzerine sürün. Sucuk, kaşar ve dlediğiniz pizza malzemesini üzerine koyup tekrar fırınlayın. Kaşarlar eriyince pizzanız hazır.
Afiyet olsun :-)

Kaynak: Facebook Karatay Lezzetleri Sayfası / Fotoğraf  Nuray İlbars

Avokado Ezmesi



Malemeler:
1 olgunlaşmış avokado
Bir tatlı kaşığı zeytinyağı 
2 diş sarımsak
Ceviz
1 yemek kaşığı süzme yoğurt
Limon
Tuz
Karabiber


Yapılışı:
Avokadoyu kabuğundan kaşık yardımıyla çıkarın, bir kasede çatalle ezin. İçine zeytinyağı (kendisi de yağlı olduğu için az koymakta fayda var) dövülmüş sarımsak, ceviz, yoğurt, limon, tuz ve karabiber  ekleyin, karıştırın.
Damak zevkinize göre istediğiniz baharatı ekleyebilirsiniz.

Kaynak: Facebook Karatay Lezzetleri Sayfası / Fotoğraf: Nuray İlbars

11 Ocak 2017 Çarşamba

Mercimekli Unsuz Krep





Malzemeler
1 su bardağı kırmızı ya da sarı mercimek
2 yumurta
1 çay kaşığı karbonat
Tuz
Krep kıvamı verecek kadar süt
2 yemek kaşığı lor

Yapılışı:
Bir gece önceden bir bardak mercimeği suya koyun. Süzdüğünüz mercimeği ve diğer malzemeleri rondodan geçirin. Krep hamuru kıvamı alınca yağladığınız tavada krep gibi pişirin.

Kaynak: Facebook Karatay Lezzetleri Sayfası / Fotoğraf- Nuray İlbars

9 Ocak 2017 Pazartesi

Koruyucu Gida Katki Maddeleri Hakkinda Her Şey



Gıda katkı maddeleri, kendi gıda olmayan ancak gıdalara uygulanan işlem gereği zorunlu olarak katılan maddelerdir. Burada asıl altını çizmek istenilen nokta sizin de dikkatini çektiği üzere zorunlu kelimesidir.

Gıda katkı maddelerinin isimleri nereden geliyor ?

Gıda katkı maddeleri dünyada 180’den fazla ülkenin kabul ettiği bir sistemle numaralandırılır. Bu numaraların hepsinin başında ‘Europe’ (Avrupa) sözcüğünün baş harfi olan ‘E’ harfi vardır. E harfi ile başlayan katkı maddeleri gıdalar için belirlenmiştir. Kanunlarda belirtilen sınırları geçmediği sürece, yaşam boyu sağlık riski oluşturmadan kullanılabilirler.
Ülkemizde konu ile ilgili çalışmlar Gıda, Tarım ve Havyancılık Bakanlığı tarafından yürütülmektedir. Bu nedenle bakanlıktan kayıt veya onay numarası almış işletmelerin ürünlerini tüketmeliyiz. Her katkı maddesinin numarasının yanı sıra bir de adı vardır. Örneğin E110 kodlu katkının adı sunset yellow. Etikette numarası veya adı ile belirtilir.

Gıdalarda kullanılan katkı maddeleri Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Gıda Tarım Örgütü (FAO)’nün ortaklaşa oluşturduğu uzmanlar komitesi tarafından sürekli olarak araştırılır. Bu araştırlamalar sonucunda kullanımına izin verilir. Ülkemizde her iki örgütün asil üyeleri arasındadır.

Ülkemizdeki kanunlara göre katkı maddeleri

  • İşlenmemiş gıdalar
  • Bal
  • Pastörize ve sterilize süt
  • Aromalandırılmamış, doğal fermantasyonu durdurulmamış süt ürünleri
  • Şeker
  • Kuru makarna
  • Doğal mineral sular ve kaynak suları gibi gıdalarda katkı kullanımı yasaktır.

Her ürüne renklendirici katılabilir mi ?

  • Şişelenmiş sular
  • Çikolatalı sütler
  • Aromalandırılmamış fermente süt ürünleri
  • Un ve benzeri ürünler
  • Ekmek ve benzeri ürünler
  • Domates salçası ve konserve domatesler
  • Mevye suyu, nektarları ve sebze suları
  • Kakao ürünlerinde renklendirici kullanımı yasaktır.
Antioksidanlar
Bitkisel ve hayvansal yağların kullanıldığı çoğu gıda antioksidan içermektedir. Antioksidanlar bitkisel ve hayvansal yağlar ile vitaminlerin havada bulunan oksijen ile birleşerek acı tat ve koku oluşturmasını, rengini kaybetmesini engelleyerek gıdanın daha uzun süre dayanmasını sağlar.
Askorbik asit veya E300 olarakta adlandırılan C vitamini en çok kullanılan antioksidanlardandır.

Koruyucular
Gıdaların bozulma sürecini yavaşlatarak daha uzun süre saklanmasını sağlarlar.
Dondurma, konserve veya kurutma gibi diğer saklama metotları ile işlenmemiş uzun ömürlü çoğu gıda koruyucu içerir. Örnek olarak küf veya bakteri gelişimini engellemek için kuru meyveler sıklıkla sülfür dioksit (E220) ile muamele edilirler. Sucuk, salam, sosis gibi kürlenmiş etler üretim esnasında nitrit (E249) ve nitrat (E252) ile işlem görmektedir.
Şeker, tuz, sirke gibi daha geleneksel koruyucularda gıdaların uzun süre saklanması için kullanılmaktadır.

Renklendiriciler
Renklendiriciler genelde üretim ve depolama esnasında üründe kaybolan rengin tekrar kazandırılması veya ürüne daha uygun renk kazandırılması amacı ile kullanılmaktadır.
Genel olarak kullanılan renklendiriciler, et suyu ve soslarında, alkolsüz içeceklerde kullanılan karamel (E150a), turmerik köklerinden elde edilen sarı renk veren kurkumin (E100) gibi renklendiricilerdir.
Bazı insanlar renklendirici eklenmesinin gıdaları daha çekici yaptığını düşünmekte, bazı insanlar ise gıdalara renklendirici eklenmesini gereksiz ve aldatıcı bulmaktadır.
Renklendiriciler hakkında gıda güvenliği açısından şunlar söylenebilir:
1. Gıdalarda renklendirici kullanılması gıda güvenliği açısından risk oluşturmamaktadır.
2. Elde edilen yeni veriler ışığında renlendiriciler sürekli Avrupa Birliği tarafından değerlendirilmektedir.

Son zamanlarda sunset yellow (E110), quinoline yellow (E104), carmoisine (E122), allura red (E129), tartrazine (E102) and ponceau 4R (E124) gibi bazı yapay renklendiricilerin çocuklarda ortaya çıkan bazı olumsuz davranışlarla ilişkili olduğu saptanmıştır. Bu renklendiriciler özellikle alkolsüz içecekler, tatlılar ve dondurmada kullanılmaktadır. Eğer çocuklarınızda hiperaktivite veya dikkat eksikliği bozuklukları görülmekte ise bu renklendiricileri içeren gıdaların çocuğunuz tarafından tüketilmesinden sakınmanız gerekmektedir.

Emülsifiyerler, stabilizörler, jelleştiriciler ve kabartıcılar
Lesitin (E322) gibi emülsifiyerler (emülsifiye ediciler, emülgatörler) normalde su ve yağ gibi birbiri ile karışmayan maddelerin birbiri içinde karışmasını sağlarlar.
Lokust bean gum (keçi boynuzu gamı, E410) gibi stabilizörler ise karışan bileşenlerin tekrar ayrılmasını önler.
Emülsifiyerler ve stabilizörler aynı zamanda gıdanın yapısını düzenler. Bu katkılar genelde sürülebilir margarinler ve diğer şekerlemeler vb. gıdalarda sıklıkla kullanılır.
En çok kullanılan jelleştirici pektin (E440) olup, jelleştiriciler genel olarak reçel yapımında kullanılmaktadır. Jelleştiriciler kullanıldıkları gıdanın kıvamını istenen şekle getirmede kullanılır.
Kabartıcılar da aynı şekilde katıldığı ürünlerde kabarma sağlayarak gıdanın yapısının istenen forma gelmesini sağlarlar.

Aroma arttırıcılar ve aromalar
Aroma arttırıcılar bir çok gıdada fazladan aroma eklemeden aromayı arttırmak için kullanılır.
En çok kullanılan ve MSG olarakta bilinen aroma arttırıcı mono sodyum glutamat (E621) özellikle çorbalar, soslar gibi ürünlere katılmaktadır. Aroma arttırıcılar hazır yemekler, baharatlı gıdalar ve çeşni verici maddelerde (bulyonlar vs.) kullanılır.
Buna karşılık aromalar gıdalarda çok az miktarlarda özel tat ve aromalar kazandırmak için katılmaktadır.
Aromalar gıda katkılarından farklıdır. Bu nedenle E numaraları yoktur. Gıdaların etiketinde içindekiler listesinde aromaların kullanıldığı belirtilmelidir.

Tatlandırıcılar
Gazlı içecekler, yoğurt ve sakızlarda kalori miktarını düşürmek ve diş sağlığı için şeker yerine tatlandırıcılar sıklıkla kullanılır.
Aspartam (E951), sakarin (E954) ve asetasülfam-k (E950) gibi “güçlü tatlandırıcılar” şekerden çok daha fazla tatlılık değerine sahiptir bu nedenle çok az miktarlarda kullanılır.
Sorbitol (E420) gibi tatlandırıcılar tatlılık değeri bakımından şekerle aynıdır. Bu nedenle şeker yerine benzer miktarlarda kullanılmaktadır.
Eğer 4 yaş altı çocuklara tatlandırıcı içeren konsantre içecekler verilecekse, içine yetişkin insanlar için hazırlanan içecekten daha fazla su katılarak seyreltilmesi gerekir. Çocukların çok miktarda tatlandırıcı içeren gıdaları tüketmesinden kaçınmak gereklidir

KORUYUCU KATKI MADDELERİ

Burada bulunan libstede işaretsiz siyah E numaraları helal kabul edilen katkıları gösterir. Kırmızı E numaraları sağlık için tehlikeli katkıları gösterir. “**” işaretleri kesin hayvan (çoğunlukla domuz) kökenli katkıları gösterir (haram). “*” Bitkisel veya hayvansal kökenli olabilir. Alkolle muamele edilmiş veya edilmemiş olabilir.Bu sebeple (şüpheli) kabul edilen katkıları gösterir.


KORUYUCU KATKI MADDELERİ
NumaraİsimYorum
E200
Sorbik asit
Koruyucu olarak kullanılır. Bitkisel kökenlidir. Ciltte kaşıntıya sebep olabilir
E201
Sodyum sorbat
Koruyucu olarak kullanılır.
E202
Potasyum sorbat
Koruyucu olarak kullanılır.
E203
Kalsiyum sorbat
Koruyucu olarak kullanılır.
E210*
Benzoik asit
Koruyucu olarak kullanılır. Fırın mamulleri, peynir, çiklet, çeşni, dondurulmuş mandıra ürünleri, yumuşak tatlı gibi gıda ürünlerinde, kozmetik ürünlerde, eczacılıkta öksürüğe karşı antiseptik ve mantara karşı merhem yapımında kullanılır. Astıma , sinirsel bozukluğa, ve çocuklarda hiperaktiviteye neden olabilir.
E211*
Sodyum benzoat
Koruyucu olarak kullanılır. Süt ve et ürünleri, çeşniler, fırınlı mamuller ve şekerlemelerde, ağız yoluyla alınan bir çok ilaçta kullanılır; kurdeşene neden olduğu ve astımı ağırlaştırabilir.
E212*
Potasyum benzoat
Bakınız: 211
E213*
Calsiyum benzoat
Bakınız: 212
E214*
Etil p-hidroksibenzoat
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E215*
Sodyum etil p-hidroksibenzoat
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E216*
Propil p-hidroksibenzoat
Koruyucu olarak kullanılır. Alerjik reaksiyonlara sebep olabilir.
E217*
Sodyum propil p-hidroksibenzoat
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E218*
Metil p-hidroksibenzoat
Koruyucu olarak kullanılır. Alerjik reaksiyonlara sebep olabilir.
E219*
Sodyum metil p-hidroksibenzoat
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E220
Sulfur dioksit
Koruyucu olarak kullanılır. Kömür katranından elde edilir. Tüm sülfürlü ilaçlar zehirlidir ve kullanımı sınırlandırılmıştır (Amerika’da, FDA¹ çiğ meyve ve sebzelerde kullanımını yasaklamıştır); astım nöbetlerini azdırdığı ve böbrek fonksiyonları zayıflamış olanlarda metabolizmayı zorladığı, ‘B1 vitamini’ni yok ettiği bilinmektedir; içecekler, kurutulmuş meyveler, meyve suyu, sirke ve patates ürünlerinde kullanılır.
E221
Sodyum sulfit
Bakınız: 220
E222
Sodyum hidrojen sulfit
Bakınız: 220
E223
Sodyum metabisulfit
Bakınız: 220
E224
Potasyum metabisulfit
Bakınız: 220
E225
Potasyum sulfit
Bakınız: 220
E226
Kalsiyum sulfit
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E227
Kalsiyum hidrojen sulfit
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E228
Potasyum bi sulfit
Bakınız: 220
E230*
Bifenil, Difenil
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E231*
2-Hidroksi bi fenol
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E232*
Sodyum ortofenil fenol
Bakınız: 231
E233*
Tiabendazol
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E234*
Nisin
Koruyucu olarak kullanılır.
E235
Natamisin
Koruyucu olarak kullanılır. Bulantı, kusma, ishal ve cilt kaşıntısına neden olur; et ve peynir ürünlerinde kullanılır.
E236
Formik asit
Koruyucu olarak kullan. Bazı ülkelerde yasaklandı
E237
Sodyum format
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E238
Kalsiyum format
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E239
Hexamin
Koruyucu olarak kullanılır. Bazı ülkelerde yasaklandı
E242
Dimetil dikarbonat
Koruyucu olarak kullanılır. Meyve sularına ilave edilen ve içindeki mikroplar ile mücadele eden bir antimikrobiyel, FDA¹nın veritabanında gıda ile ilişkisi kabul edilen bir madde olarak listelenmiştir
E249*
Potasyum nitrit
Koruyucu olarak kullanılır. Et ürünlerinde kullanılır. Nitritler nefes daralması, baş dönmesi ve baş ağrısı ile sonuçlanabilecek rahatsızlıklara sebep olduğu gibi potansiyel kanserojendir; bebek ve küçük çocukların gıdalarında kullanılması kesinlikle yasaktır.
E250*
Sodyum nitrit
Koruyucu olarak kullanılır. Hiperaktiviteye ve diğer yan etkilere neden olabilir, potansiyel kanserojendir, bir çok ülkede sınırlandırılmıştır, HACSG² sakınılmasını öneriyor
E251*
Sodyum nitrat
Bakınız: 250
E252*
Potasyum nitrat
Koruyucu olarak kullanılır. Hayvan artıklarından veya bitkilerdenelde edilir. Gübre üretiminde ve etin korunmasında kullanılır; hiperaktiviteye ve diğer yan etkilere sebep olabilir, potansiyel kanserojendir, bir çok ülkede sınırlandırılmıştır (Bakınız: 249)
E260
Asetik asit
Koruyucu olarak kullanılır. Sirkenin ana maddesidir; ağaç liflerinden sentetik olarak üretilir; turşu ve soslarda kullanılır
E261
Potasyum asetat
Koruyucu olarak kullanılır. Böbrek fonksiyonları zayıf insanlar sakınmalıdır; sos ve turşularda kullanılır.
E262
Sodyum asetat, Sodyum diasetat
Koruyucu olarak kullanılır. Asitliği düzenleyicidir; bilinen yan etkisi yok
E263
Kalsiyum asetat
Koruyucu olarak kullanılır. Asitliği düzenleyicidir.
E264
Amonyum asetat
Koruyucu olarak kullanılır. Bulantı ve kusmaya neden olabilir
E270*
Laktik asit
Koruyucu olarak kullanılır. Asitliği düzenleyicidir; bebeklerin sindirimi zordur; tatlılar, salata sosu, bebe maması ve şekerlemelerde kullanılır
E280
Propiyonik asit
Koruyucu olarak kullanılır. Migren ağrılarına sebep olabilir; doğal olarak mayalanmış gıdalarda, insan teri ve geviş getirenlerin sindirim organlarında bulunur, ayrıca suni olarak etilen, karbon monoksit, propiyonaldehit, doğal gaz, mayalanmış kağıt hamuru veya çürümüş lif bakterisinden elde edilir; yaygın olarak ekmek ve un mamullerinde kullanılır
E281
Sodyum propiyonat
Koruyucu olarak kullanılır. Migren ağrılarına sebep olabilir; unlu mamullerde kullanılır.
E282
Kalsiyum propiyonat
Bakınız: 281
E283
Potasyum propiyonat
Bakınız: 281
E290
Karbon dioksit
Koruyucu olarak kullanılır.
E296
Malik asit
Koruyucu olarak kullanılır. doğal (meyvelerden) veya sentetik yoldan elde edilir; bebekler ve küçük çocuklar sakınmalıdır
E297
Fumarik asit
Koruyucu ve anti oksidan olarak kullanılır. Keklerde kullanılır
  • İşaretsiz “siyah” E numaraları helal kabul edilen katkıları gösterir.
  • Kırmızı E numaraları sağlık için tehlikeli katkıları gösterir.
  • “**” işaretleri kesin hayvan (çoğunlukla domuz) kökenli katkıları gösterir.(haram)
  • “*” Bitkisel veya hayvansal kökenli olabilir. Alkolle muamele edilmiş veya edilmemiş olabilir.Bu sebeple (şüpheli) kabul edilen katkıları gösterir.
Kaynak: “animal-ingredients.hypermart.net”, “www.foodag.com” ve “www.muslimconsumergroup.com”, HACSG (Hiperaktif çocukları destekleme grubu), “www.ifanca.org”, “www.ehalalfood.com”, “www.eathalal.com”, “www.whatisinit.com”, “www.halalpak.com” internet sayfalarından faydalanılmıştır.


Sucuk Hakkında Her Şey





Fermente Sucuk Ne Demektir?
Kelime anlamı olarak olgunlaştır denmektedir.Sucuk üzerinde yola çıkacaksak orjinal,doğal Türk usulü sucuğun yapılış halidir.Kıyma haline getirilen sucuklar içine baharat,aroma vericiler eklendikten sonra hayvan bağırsağı veya yapay bir kılıf içerisine konarak belli süre  olgunlaştırma işlemidir.Uzun bir süre gereklidir.
Isıl İşlem Görmüş Sucuk Ne Demektir?
İşlem işlem görmüş sucuklarda aynı şekilde etin kıyma haline getirilip aroma verici ve baharatlarla karıştırıldıktan sonra kılıflara konur ve nem miktarı azalınca ısıl işlem görmektedir.
sucuk-kangal-2_21
Fermente Sucuk ve ısıl işlem görmüş sucuk arasındaki fark:
Sucukların kılıfa donma esnasına kadar fazla bir fark yoktur.Kılıfa konduktan sonra fermente sucuk işlem işlem görmez kendi kendine bırakılarak kuruması,olgunlaşması sağlanır.Isıl işlem görmüş sucuk uzun süre bekletilmeye gerek kalmaz.Bu yüzden fiyat olarak ucuzdur.
Peki hangi sucuğu tercih etmeliyiz:
Ülkemizde bir üniversitenin yaptığı fermente sucuk ile ısıl işlem görmüş sucuğun kıyaslandığı bir çalışmada aralarında koku, lezzet ve görünüm olarak fark bulunamamış,fiyatı ucuz olması sebebiyle ısıl işlem görmüş sucuk daha çok tercih edilmektedir.
Yapılan bilimsel çalışmalar bir sonuç ortaya çıkarmasa da 30 günlük bir olgunlaştırma işlemini 3-5 güne yapılması fiyat olarak neden fermente ürün pahalı olduğunu ortaya koymaktadır.Yapılan araştırmalar ne gösterirse göstersin,lezzet olarak bir fark yok denmektedir.Bunun sebebi şirketlerin baskısından kaynaklandığını düşünüyorum.Zira özellikle Kayseri’ye gidip orjinal fermente sucuk tadına bakıldığı anda ısıl işlem görmüş sucuk tüketmeyeceğiniz kanaatindeyim.Yine de bu karara kendiniz varmanız düşüncesindeyim.

Sucukta Nitrit ve Nitrat neden katılır? Sucuğa etkisi nelerdir?
Sucukta gerekli tat ve aromayı korumak amaçlı,renginin daha kırmızı olması ve en önemlisi Clostridium  botulinum adlı bakterinin çoğalmaması için sucuklarda katkı maddesi olarak kullanılmaktadır.Vücuda olumsuz etkileri olan nitrit,nitrat kimyasalı oksijen taşıyan hemoglobini yapısını bozarak toksit bir etki yaratır ve kan dolaşımını bozmaktadır.Nitrit,nitrat aşırı alımı durumunda ise ölümle sonuçlanabilmektedir.
Burada önemli olan nokta nitrit ve nitratın ne kadar kullanıldığıdır. ısıl işlemi görmüş, kürlenmiş veya kurutulmuş et ürünlerinde kalıntı sodyum nitrit miktarının en çok 50 mg/kg, kalıntı sodyum nitrat miktarının ise en çok 250 mg/kg olabileceği belirtilmiştir.Tabi ki ülkemiz koşullarında ne kadar denetim yapıldığı ortadadır.Ayrıca denetimi yapması gereken gıda mühendisleri değil de zabıtalar yapması durumun rezaletini göstermektedir. Nitrit,nitrat kimyasalı sucuğu çok güzel bir hale getirmektedir.Bazı üreticiler daha da güzel olması için bunu bolca eklemektedir.Bu durumda zehirli toksit etkileri de bizlere kadar ulaşmış olur.Bu konuda halkımızın yapacağı pek bir şey olmasa da biz gıda mühendisleri elimizden gelenin fazlasını yapmalıyız.Halkımızın bizlere destek göstermeleri yeterli olacaktır.
sucuk1
Sucuk alırken dikkat edilmesi gerekenler:
*Fermente veya ısıl işlem sucuktan hangisini alacağımıza karar vermeli marketlerde ona göre stantlardan almalıyız.
*Fermente veya ısıl işlem sucuk hangisiyle mutlaka üzerinde belirtilmelidir.
*Ürün üzerinde orjinal etiketi bulunmak zorundadır.Bazı marketler kendi logolarını yapıştırarak bunu kapatabilirler.Kesinlikle bu onuda market çalışanlarını uyarmalısınız.
*Fermente veya ısıl işlem sucuklarda paket üzerinde kasap sucuk,mangal sucuk gibi ibareler sizleri kandırmasın.Hiçbir anlam ifade etmezler.Siz ısıl işlem veya fermente sucuk yazısından başka yazı önemsizdir.
*Kesinlikle alınan sucuklar nemli bir görüntü varsa alınmamalıdır.
*Fermente sucukta et proteini en az % 16, yağ oranı en çok %40, nem oranı en çok %50,ph değeri en çok 5,4 olmaktadır.Bu değer üstü veya altında ürünü kesinlikle almayınız ve şikayet edebilirsiniz.
*Isıl işlem görmüş sucukta et proteini en az %14,yağ miktarı en çok %40,nem oranı en çok %50,ph en çok 5,6 olmalıdır.
*Sucuk ürünlerinde nişasta kullanılmamalıdır.İçindekiler kısmında nişasta varsa ürünü almayınız.
Özet olarak, hangi sucuk alacağımıza karar vermeli,o sucuğun kurallarına göre özelliklerine bakmalıyız.Tercih yaparken güvenilir markalardan alışveriş yapılmalıdır.Zira 5 lirada 50 liraya da sucuk bulunabilmektedir.Kalite farkını kendiniz görebilirsiniz.


Kaynak https://gidabilinci.com/fermente-ve-isil-islem-gormus-sucuk-ne-demektir