19 Mart 2015 Perşembe

Pırasalı Börek



3-4 sap pırasa 
3 kaşık lor
Biraz beyaz peynir.
3 yumurta.
Dereotu
Maydanoz
Kırmızı pul biber
Karabiber
Biraz zeytinyağı

Pirasa, dereotu ve maydanozları minik minik doğrayıp diğer malzemelerle karistirilalım. 
Yağladığımız fırın kabına koyup 180 derecede pişirelim.





Kaynak: Facebook Karatay Lezzetleri Sayfası

Sebzeli Yumurta



Güne kahvaltıyla başlıyoruz. Bu yüzden ilk paylaşımlarım kahvaltı seçenekleri olacak..
Muffin kabınızı biraz tereyağıyla yağlayın. İçlerine peynirli, mantarlı, biberli, domatesli, yeşillikli karışımı koyun. Diğer tarafta süt ve yumurtayı çırpın, sebzeli karışımların üzerine gezdirin, orta sıcaklıktaki fırında pişirin.  
Çocuklarınızla bile yapabileceğiniz kolay, sağlıklı, lezzetli ve şık sunumuyla ilk aklınıza gelecek kahvaltı seçeneklerinden biri olacak. :-)
Afiyet olsun. :-)

Kaynak: İnternet

Unsuz Şekersiz Lorlu Kurabiye




1 su bardağı iç fındık
8 adet iri kuru kayısı
200 gram lor peyniri
1 yumurta
½ paket kabartma tozu
Fırını önceden 175 derecede ısıtın.
Mutfak robotunda önce fındıkları un haline getirin, daha sonra kayısı kurularını ekleyip macun kıvamına gelinceye kadar karıştırmaya devam edin. Lor peyniri, yumurta ve kabartma tozunu da ekleyip, 10-15 saniye daha karıştırın.
Pişirme kağıdı serdiğiniz tepsiye ceviz büyüklüğünde yuvarladığınız kurabiyeleri dizin.
Yaklaşık 15 dakika sonra (altları hafif pembeleşince) fırından alın. Soğuduktan sonra servis edin.

Kaynak dogalvekolay.wordpress.com/

Elmalı Turta



2 yumurta 
10 gün kurusu kayısı (robottan geçirilmiş.)
Portakal kabuğu rendesi 
3 yemek kaşığı peynir altı suyu 
2 elma rendesi 
Yarım çay bardağı zeytinyagi 
Yarım su bardağı ceviz
1 çay kaşığı karbonat
1.5 su bardağı haşlanmış kuru fasulye 
50 gr Hindistan cevizi 
Üstüne yarım elma dilimi
Limonsuyu ve tarçın.

Kek yapar gibi hazırlayıp üzerine elma dilimleri yerleştirin. Düşük ısıda pişirin..

Kaynak: Facebook Karatay Lezzetleri Sayfası

Canan Karatay Röportajı

Son 15 yıldır her gün bir yenisini duyduğumuz yo-yo diyetler, azar azar sık sık yiyin tavsiyeleri, her sağlık programında başka bir beslenme önerisi karşımıza çıkıyor. Yine de tüm dünyayı etkisi altına alan obeziteyi ve yayılma hızını durdurmak şöyle dursun aksine git gide daha vahim bir boyuta ulaştığını görüyoruz. İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay yurtdışından kopyalanıp Türk hastalara önerilen diyetlerin kalıcı olarak kilo vermede etkili olmadığını ve sık sık yemenin uzun vadede insülin direnci oluşturduğunu söylüyor. Hayy Kitap'tan çıkan Karatay Diyeti kitabında da sağlıklı beslenme konusunda tavsiyeler veren Prof. Dr. Karatay beslenme hakkında doğru bilinen yanlışları anlattı...

    
Siz 4 saat aralıklara yemek yemeyi tavsiye ediyorsunuz ve Leptin hormonunun öneminden bahsediyorsunuz. Nedir Leptin hormonu ve ne işe yarar?

Leptin hormonu iştahı kapatan, yağları yakan hormondur. İnsülin hormonu da acıktıran ve yağları depo eden hormondur. Leptin, vücutta bulunan tüm hormonların işlemesini idare eden hormondur. Orkestra şefidir. Tiroide, pankreasa, strese, seks hormonlarına her şeye emreder.

Peki, bu sistem nasıl işliyor vücutta?

Ağzımıza bir yiyecek koyar koymaz kan şekerimiz yükselir. Kan şekeriyle beraber insülin hormonu da yükselir. 2 saat sonra insülin düşmeye başlar ve vücuttaki şeker enerjiye dönüşür, 2 saatten sonra da glukagon depo edilmiş şekeri enerjiye dönüştürür. İşte bunlardan sonra leptin hormonu devreye girer ve o zaman yağlar yakılmaya başlanır ve depo edilmiş olan yağlar enerji sağlamak için kullanılır. 4 saat aralıkla yemek yendiğinde metabolik olarak yağların yanma süresi başlar ve devam eder. Onun için biz sık sık yedikçe insülin salgılanır, insülin salgılandıkça da uzun vadede insülin direnci oluşur ve bu şekilde kilo vermeye imkân ve ihtimal yoktur.

Açlığa dayanamayanlar, örneğin hipoglisemisi olanlar ne yapmalı?

Biz buna reaktif hipoglisemi diyoruz. Hipogliseminiz eğer varsa insülin direnciniz var demektir. Kuvvetli bir kahvaltı yaparak, 2 yumurta yerseniz, beyaz peynir avuç içiniz kadar yerseniz, her kahvaltıda zeytin 2-3 tane değil 9-10 tane zeytin yerseniz elleriniz ayakların titremez. Öyle kibrit kutusu kadar beyaz peynirin kimseye faydası yok. Çok kuvvetli kahvaltı yapınca zaten acıkmazsın. Hafta sonu mesela mükemmel bir kahvaltı yaparız akşam 6 olur yine acıkmayız.
Ne zaman o ellerde ayaklarda titreme oluyor? Mutlaka simit, poğaça, tost yerseniz, sağlıklı diye meyve suyu içerseniz reaktif hipoglisemi oluşuyor.

HER GÜN 2 YUMURTA YENECEK

Siz çok fazla meyve tüketimini de önermiyorsunuz...

Çünkü meyve ve meyve suyu insülin direncini artırıyor, ekmek yüksek glisemik indeksli gıda olduğu için sık sık da yense az da yense insülin direncini arttırır. Düşük glisemik indeksli karbonhidrat alınabilir. Karbonhidrat önermiyorum diye bir şey yok. Sağlıklı yağ, sağlıklı karbonhidrat, sağlıklı protein yenecek. En sağlıklı protein yurdumuzda yumurta ve kırmızı ettir. Yumurta proteini insan proteine en yakın olan proteindir. Yumurta ben haftada bir yiyorum falan değil. Her gün 2 tane yumurta yenecek. Kitapta bunları sebepleriyle anlatıyorum.

KOLESTROL EN GÜÇLÜ ANTİOKSİDANDIR

Peki, kolestrol bir hastalık mıdır ?

Kolestrol diye bir hastalık olamaz. Kolesterol vücudumuzun en ana, en önemli biyokimyasal maddesidir. Kolestrol olmasa ne siz hayatta olabilirsiniz, ne ben, ne kedi, ne de köpek. Kolestrol vücutta her hücrenin, karaciğer, böbrek, beyin, göz, seks hormonları, seks organları hepsinin hücre yapısında vardır. Beynin yüzde 90'ı kolestroldür. Sinir sisteminin yüzde 90'ı lipid ve kolestroldür. Siz yesenizde yemesenizde, ilaç alsanızda almasanızda insan vücudunda her gün 2500 mg kolestrol üretilmektedir. Kolestrol en kuvvetli en doğal antioksidandır. Bu nedenle ben hastalarıma kolesterol ilacı vermem, alanların da kolesterol ilacını bıraktırırım. İnanın daha sağlıklı yaşamaya başlıyorlar, kalp hastaları da dahil.

OBEZİTE TSUNAMİSİNİN SEBEBİ KARBONHİDRATLARDIR

Fındık, fıstık öneriyorsunuz, senelerce yağlı oldukları için yasaklanmadı mı?

Doğal olan her şey sağlıklıdır. Hem yumurtanın hem fındık fıstığın içinde doğal omega 3 vardır. Köy tereyağı sağlıklıdır, zeytinyağı sağlıklıdır. Ülkemiz zeytinyağı cennetidir.

Bütün dünyadaki halk “yağlar kalp hastalığı yapar, aman sakın tüketmeyin” diye korkutuldu. Yağ yemeyen kişiler karbonhidratlara saldırdı ve obezite tsunamisi ortaya çıktı. Bütün dünyada yaygın bir şekilde, pandemik dediğimiz hastalık obezitedir. Bütün hastalıkların temelinde de bu yatmaktadır. Tam tersine bu sağlıklı yağları yemediğimiz için hastalanıyoruz.

Sağlıklı yağlar hangileridir?

  • Zeytinyağı, Trabzon yağı, tereyağı en sağlıklı yağlardır.
  • Fındık, fıstık, cevizdeki yağlarda da doğal olarak Omega 3 bulunur.
  • Sağlıklı yağlar hücreyi kuvvetlendirerek virüslerin, mikropların ve toksik maddelerin hücre içine girmesini engeller.
OMEGA 3 OMEGA 6 DENGESİ ÇOK ÖNEMLİ

Omega 3 omega 6 dengesi nasıl olmalı? Omega 6 nelerde var neleri yememeliyiz?

Hücre zarlarının temel yapısında Omega 3 ve Omega 6 vardır. Bunların dengesi çok önemlidir. Batı tipi beslenmede Omega 6 miktarı yüksektir. Omega 6 dengesi hücre zarında Omega 3'ün aleyhine bozulmuştur. Normalde mağara devri zamanında Omega 3'ün Omega 6'ya oranı 1'e 1'dir.

Son yıllarda omega 6 vücudumuza bilerek ve bilmeyerek giriyor. Omega 6'lar arttıkça denge bozuluyor. Batıda gösterildiki hücrede Omega 1 ise Omega 6, 50'ye kadar çıkıyor. Bu dengenin omega-6 lehine bozulması dejeneratif dediğimiz hastalıkların nedeni olarak kabül ediliyor. Bu konuyu açık bir biçimde Karatay Diyeti kitabımda anlatıyorum.

Omega 6 nelerde bulunuyor?

Bütün işlenmiş gıdalarda, trans yağlara dönüştüğü için bulunur. Bilelim bilmeyelim bu işlenmiş gıdalarda damak tadını arttırsın diye maalesef mısır pekmezi katılır çok ucuz da olduğu için. Mısır yağında ve ayçiçeği yağında çok fazla Omega 6 vardır. Omega 6 çoklu doymamış yağ asididir. Çok çabuk bozulduğu için vücutta zararlı hale gelen trans yağlara hemen dönüşür. Omega 3 kolay kolay dönüşmez, tereyağ hiç dönüşmez. Omega -6 yüksek ısıda, havayla temas ettiğinde, gün ışığına maruz kaldığı zaman hemen bozulurlar ve kanserojen, damar sertliği yapan, alzheimer yapan trans yağlar meydana gelir. Transyağlar da gider hücre zarının içine oturur. İşte o tehlikelidir, hücre zarında transyağlar biriktikce, hücre zarlarında fonksiyon bozuklukları, zayıflıklar, işlevsizlik ortaya çıkar ve hastalanmalar hücre seviyesinde başlamış olur.

Mısırdan da şeker üretilmeye başlandı…

Fruktoz, mısır pekmezi dediğimiz o zaten. Çok ucuz olduğu için bütün gıdaların içine konuluyor. Bütün meyvelerde ve bütün meyve sularında vardır. İşte bunlar vücutta maalesef tehlikeli çünkü insülini arttırıyor. Türk toplumu olarak biz hareketsiz bir toplumuz. Her gün 5 kilometre koşun istediğinizi yiyin. Onun için 30 yaşından sonra kadınlarda selülit, erkeklerde göbekde yağlanma problemi başlar bu da insülin direnci başladığı anlamına geliyor.

Geçen hafta Avrupa Birliği'nde yayınlandı; her gıdanın ısıtıldığı anda trans yağa dönüştüğü söyleniyor. Harvard Tıp Fakültesi Beslenme Bölüm Başkanı Dr. Walter Willet diyor ki; 'yağlardan korkmayın, ekmekten, pastadan, börekten, şekerden korkun. Kilo aldıran, insülin direncini, tansiyonu, kalp hastalığını yapan şekerdir. Bu şekerin de başında fruktoz gelmektedir'.

Canan Karatay Röportajı 2


Damak lezzetini bozmadan, sağlıklı beslenmenin mümkün olduğunu söyleyen Canan Karatay, şekerden sonra bir düşmanı daha açıkladı: İki dilim ekmek iki çorba kaşığı toz şekerden daha fazla kan şekerini yükseltiyor.

- Kilo vermek isteyenler, mutfaklarında nasıl değişiklikler yapmalı?

KAN şekerini aniden artıran, yüksek glisemik indeksli boş toksik karbonhidratları mutfaklarından uzak tutacaklar. Bunlar neler mi? Her türlü ekmek, simit, pirinç, patates, mısır, makarna, börek, poğaça, şeker, çikolata, reçel, bal, pekmez, suni tatlandırıcı, hazır meyve suları, gazlı içecekler, kızartma, hazır çorba, sucuk, salam, sosis, tütsülenmiş balık ve etler, süt tozu, krema, mayonez, ketçap, hazır soslar, marketlerde satılan tavuklar... Bu liste gözünüzü korkutmasın. Neyi yiyebileceğinizi düşünerek alışverişinizi yaparsanız, diyetinizi rahat uygularsınız.
-
 Yiyecekleri kalori hesaplayarak almalı mıyız?

KALORİYLE kilo verilmez. Her kişinin alması gereken miktar farklıdır. Ayrıca bir kalori eşittir bir kalori de değildir. Şekerden alınan bir kalori ile yağdan alınan bir kalori arasında çok büyük fark var. Köy tereyağından alınan bir kalori sağlıklıdır ama şekerden alınan bir kalori tehlikelidir. Vücuda havuç, kırmızı et ya da ekmek girdiği zaman aynı sonucu vermez. Bu yüzden yüksek glisemik indeksli toksik denilen karbonhidratlardan uzak durun. Porsiyon için de aynı şey söz konusu. Spor yapıyorsanız, her gün 5 kilometre koşuyorsanız, karaciğeriniz yağlı değilse, insülininizi ölçtüğünüzde 5 çıkıyorsa; istediklerinizi, doğal olmaları şartıyla doyuncaya kadar yiyebilirsiniz.

- Ekmek neden tehlikeli? Siz buğdayı öneriyorsunuz...

TAHILLAR, un haline dönüştüğünde glisemik indeks değeri yükseliyor. Buğdayı keşkek, salata gibi birçok yemekte kullanabilirsiniz. Ama un halinde olmasın. Un ister çavdar, ister buğday, ister yulaf, arpa olsun vücutta su tutuyor. Ekmek, yavaş yavaş değil, sigarayı bırakır gibi aniden bırakılmalı. Kilo verdikten sonra zaman zaman yufka ya da lavaş şeklinde tüketilebilir. TBMM Ekmek Komisyonu'nun daveti üzerine, Önce Ekmekler Bozuldu başlıklı bir rapor sundum. Ekmeğin, kan şekerini çok yükselttiğini, kilo vermek için yenmemesi gerektiğini söylüyorum. Örneğin ABD'nin saygın kardiyologlarından Dr. William Davis, Buğday Göbeği adlı kitapta unun zararlarını anlatıyor. "İki dilim tam buğday ekmeği iki çorba kaşığı toz şekerden daha fazla kan şekerini yükseltir" diyor. B vitamini ya da lif kaynağını ekmek yerine fasulye, mercimek, barbunya ve börülceden alabilirsiniz.
Krem peynir yok İzmir tulumu var.

07.00-09.00 saatleri arasında yapmanız gereken kahvaltıda şunları tüketmelisiniz:
- Az pişmiş iki adet yumurta: Haşlanarak rafadan veya kayısı kıvamında ya da tavada düşük ısıda saf tereyağında fazla katı olmadan pişirin. Omlet, menemen, çılbır, mıhlama ya da pastırmalı yumurta da tercih edilebilir.
- Bir avuç içi kadar peynir: Az yağlı, light ya da krem peynir olmayacak. Yanında herhangi bir unlu mamul yenmeyecek. Koyun, inek veya keçi sütünden klasik beyaz peynir, eski kaşar, Erzincan deri tulumu, İzmir tulumu gibi yöresel peynirler olabilir.
- İnce belli çay bardağı dolusu, kavrulmamış-tuzlanmamış ceviz, fındık, fıstık, badem veya yerfıstığı.
- AZ tuzlu 10-15 adet zeytin. Üzerine zeytinyağı, limon, kekik ve pul biber eklenebilir.
- DOMATES, biber, salatalık, turp, maydanoz, nane, roka... Doğal ve mevsiminde olmak şartıyla arzu edildiği kadar yenilebilir.
- LİMONLU çay ya da süt. Şeker ve tatlandırıcı yok.
KARATAY BESLENME PİRAMİDİ
ASLA: Rafine ve işlenmiş gıdalar, meyve suları, şekerli içecekler
GÜNDE BİR KEZ: Bulgur salatası veya bulgur pilavı. Mevsim meyvesi.
GÜNDE İKİ KEZ: Balık eti, kuzu eti, dana eti, yumurta.
GÜNDE ÜÇ KEZ: Kuruyemiş.
İSTENİLDİĞİ KADAR: Sebze.
DOYUNCAYA KADAR: Peynir, zeytin.
HER GÜN: 30-40 dakika yürüyüş. Saf tereyağı, sızma zeytinyağı ve Omega-3.

Bizim yağımızı satıyorlar

İNGİLTERE'de zeytin yetişmediği için zeytinyağını İtalya'dan ithal ediyorlar. İtalyanlar da bizden alıyorlar. Bizim zeytinyağını işleyip, şişeleyip satıyorlar. ABD'de de zeytinyağı çok pahalıdır. Bizim üreticilerimiz, tüccarlarımız bir araya gelip bu altın değerindeki yağa sahip çıkmalılar. Türkiye'yi kalkındırır bu... Yurtdışında çok pahalıya satılıyor. İngiltere'de bir eczanenin güzellik bölümünde 200 mililitrelik zeytinyağını 10 sterline (27 Türk Lirası) aldım.

Bunları yapan kilo almaz.

- Hareket edin, tembelliği bırakın.
- Düşük glisemik indeks değeri olan besinleri tüketin.
- Yemekleri sağlıklı pişirin.
- Kalorisi fazla korkusuyla çekinmeyin, sağlıklı yağları tüketin. - Gündüz ve gece öğünlerinin zamanlamalarını dikkate alın.
- Yemek porsiyonlarını büyük tutmayın, küçük tutun.
- Sık sık yemeyin, acıkmadıysanız ara öğün yemenize gerek yok.
ESKİMOLARIN kalbi teklemiyor!

- Dünyada sağlıklı beslenenler olarak örnek göstereceğiniz ülkeler var mı?

KANADA'daki Eskimolar ile Kafkaslar'da yaşayanların beslenme düzenleri dikkat çekicidir. Eskimolarda da kalp hastalığı yoktur. Balinaların iç organ yağlarını ve balığın her çeşidini bol bol tüketirler. Çiğden kızarmışa kadar... Kafkaslara gelirsek uzun ömürlüler... Buğday yoktur, tahıl yoktur orada. Esas yedikleri yağlı bütünüyle kuzudur. Kuzu onlar için kutsaldır. Kuzu yeme töreni yapıyorlar. En sağlıklı et kuzu etidir. Kuzu eti, koyun kavurması, koyun kıkırdağı yiyen uzun yaşar. Tabii dana eti de sağlıklıdır.
Kalori hesabı yapma, istediğin kadar tüket

GLİSEMİK indeks (Gİ), herhangi bir yiyeceğin içinde bulunan karbonhidrat miktarına göre hesaplanır. Karbonhidrat içeren bir yiyecek kana geçtiğinde, kan şekerini yükseltme hızını gösterir. Düşük Gİ 0-55, orta Gİ 55-70, yüksek Gİ 70-100'dür. Karbonhidrat içermediklerin ya da ölçümeyecek kadar az içerdiklerinden dolayı proteinlerin glisemik indeksleri 100 üzerinden sıfırdır. Korkmadan, kalori hesabı yapmadan tüketebilirsiniz.

- SIFIR Gİ: Etler (kırmızı ve beyaz), balıklar, yumurta, peynir, yoğurt, süt, ayran.

- SEBZELER: Çiğ olarak tüketildiği için Gİ değeri çok düşüktür. Örneğin havucun çiğ iken Gİ değeri düşük (100 üzerinden 40) olduğu halde pişirildiğinde 70'e çıkabilir. Lahana, enginar, kereviz, patlıcan, kabak, biber, salatalık, domates, marul, kurusoğanda Gİ sıfırdır.

- BAKLAGİLLER: Sık tükettiğimiz baklagillerin (pişmiş) 100 üzerinden Gİ değerleri şöyledir: Yer fıstığı (0); kuru fasulye, barbunya, yeşil mercimek (30), kırmızı mercimek (26), kuru börülce (30).

- KURUYEMİŞLER: Badem (0-15), ceviz (0-15), kavrulmamış fındık (0-15), Antepfıstığı (0-15), fındık ve çekirdekli siyah kuru üzüm karışımı (20), kurukayısı (30), kuru mürdüm eriği (29).

Ekşili Ispanaklı Köfte





1 demet ıspanak
1 çay bardağı yeşil mercimek
3 diş sarımsak
2 çorba kaşığı tereyağ
ı
1 soğan
1 çorba kaşığı biber salçası
1 çorba kaşığı domates salçası
nar ekşisi
tuz
su



KÖFTESİ İÇİN:
1,5 su bardağı ince bulgur
1 yumurta
1 çorba kaşığı un
tuz
karabiber
kimyon
su



HAZIRLANIŞI:
Köftesi için, ince bulguru sıcak suyla ıslatıyoruz ve üzerini kapatarak suyunu çektiriyoruz. Tuz ve un koyuyoruz. Yumurtasını kırıyoruz. Baharatları serpiyoruz ve yoğuruyoruz. Köfte harcından misket büyüklüğünde köfteler yuvarlıyoruz.
Yeşil mercimeği sıcak suyla ıslıyoruz. Mercimeği yıkıyoruz ve süzüyoruz. Soğanı ve sarımsakları yemeklik doğruyoruz. Tencereye tereyağını koyuyoruz ve soğanla sarımsağı kavuruyoruz. Salçaları koyuyoruz ve karıştırıyoruz. Mercimeği ilave ediyoruz ve kavurmaya devam ediyoruz. Tuzunu atıyoruz. Sıcak suyunu veriyoruz ve kapağını kapatarak pişmeye bırakıyoruz. 

Bulgur köftelerini ekliyoruz. Pişmesine yakın nar ekşisini döküyoruz. Ispanağı doğruyoruz. Mercimek ve bulgur köftesi tamamen pişince ıspanağı koyuyoruz. Karıştırıyoruz ve bir kez daha kaynatıp altını kapatıyoruz. Servis kasesine dökerek servis ediyoruz.

Kaynak: internet